"İnsan kaybetmeye dayanamayandır. Çünkü o, bin yıllardır, kaybettiğinde derhal ölmeye alışmıştır. Yaşarken kesintisiz biçimde kaybetmek kaçınılmazdır oysa, bunu öğrenen hızlı ilerler; öğrenemeyen kaybettiğinde öleceği için, kaybetmediğine kendini ikna edecek içsel bir yalanla ömrü tamamlar, yalan cahile yaşam sağlar.
...
Psikoloji, ruhumuz hakkında çok şeyi bildiğimiz için değil, aksine pek birşeyi bilmediğimiz için biraz sosyolojik, antropolojik, biyolojik, kalan büyük parça olarak halen filozofiktir. Felsefesi olmayanın o yüzden biyolojisi falan filan az buçuk düz gitse de, psikolojisi içerde doldurulmayan boşluklar, insan olmanın sonsuzluğuna ulaşmamış dar ufuklar nedeniyle yalpa vurur. Altını tart, kurşunu tart, insanı tart, insan hepsinden ağırdır; onu ağırlaştıran da nesnesini kaybetse de kendisini kaybetmeyen, her koşulda kendini inşa eden felsefesinin varlığıdır!"
Tahir M. Ceylan, Aylak Bilgi, Cumhuriyet Bilim Teknoloji, 29 Mayıs 2009, Yıl: 23, Sayı 1158
3 yorum:
yikilmis.. like linki yok mu blog da yaa ;)
yok kardesim hislerini yazacaksin insan gibi:)
gel artik dovucem!
her hafta yazsana sen bu adami fatma !
Yorum Gönder