İskandinavya Günlüğü (I)

6 Mart 2010, Oslo Limanı’nda sabahın erken saatleri.

Buzları yavaş yavaş eriyen denizden sabah güneşinin ısısıyla çıkan dumanlar...

Hukuk: Scandinvian Institute of Maritime Law, sessiz bir çalışma ortamı ve öğlen 12’de çalan yemek zili.

Tarih: Viking Müzesi’nde Vikinglerin Kuzey ve Doğu Avrupa’daki nehirler üzerinden İstanbul’a geldiklerini öğreniyorum.

Edebiyat: Litteraturhuset Yazarların ve edebiyat sevenlerin buluştuğu edebiyat evi. Kafesi ve kitapçısı vazgeçilmez. AP’nin gece yarısı çaylarını içtiği mekan.

Opera: 2008’de açılan Den Norske Opera & Ballett binası, buzullların devamı bir mimari. Kuzenler, Wagner’in Tannhauser operasını ve bu binayı görmeyi heyecanla bekledi.

Resim: Nasjonelgalleriet’de İskandinav ressamları arasında Edvard Munch’un “Scream” tablosu, tablonun arka fonunun Oslo’da günbatımı olduğunu biliyor muydunuz?

Heykel: Gustav Vigeland’ın heykellerinin açık havada sergilendiği Vigeland Park, Oslo doğumlu heykeltraşın kendisi tarafından tasarlanıp 1939-1949 yılları arasında kurulmuş.

Kahvaltı: United Bakeries , en güzel ekmekler ve “boller” (tarçınlı roll) burada.

Yemek: Lorry’s ve hoşsohbet garsonu Bolem.

Bembeyaz yollar, parklar, güzel ve güleryüzlü erkekler, kadınlar, Nobel Peace Center, “hip” semt Grünerlokka, çatılardan sarkan ama kafanıza düşmeyen sarkıtlar, tramvay, teklifsiz İngilizce konuşmak, gece yarısında yemek servisi yapan restoranlar... ve henüz Kuzenler tarafından keşfedilmemiş uzaklar, fjordlar... hepsi İskandinavya’da!